Her insan hayatının herhangi bir döneminde depresyon
geçirebilir. Depresyon tamamıyla iyileşebilen bir hastalıktır.
Kişi tedavi olduktan sonra herhangi bir hasar bırakmaz. Bazen
kişi depresyon geçirdiğini fark etmeyebilir veya zamanla geçer
diye düşünerek, bekler zamanında tedaviye gitmez.
İnsanın hayatında önemli kayıplar olduğunda yoğun üzüntü ve yas dönemi
yaşanır. Bunun sonucunda kişi günlerce yemeden içmeden kesilir,
ağlar, kendini suçlar, mutsuzluk olur, hayattan tat alamaz, daha
önce sevdiği şeylerden zevk alamaz hale gelir. Bu durum
yakınlarımızın ölümünden sonra veya ayrılık döneminde bir süre
daha devam eder. Bu çok normal bir süreçtir. Bu üzüntü ve
sıkıntılı dönem uzun sürüyorsa bu defa kişinin mutlaka
profesyonel birinden yardım alması gereklidir. Böyle durumlarda
ben kendi kendime sıkıntıyı atlatabilirim diye diretmekte hiç
bir yarar yoktur.
Depresyon soyaçekimle geçen bir hastalık
değildir. Ailesinde depresyon olan bir çocukta da depresyon
görülecektir diye bir şey yoktur. Fakat ailede depresyonda olan
kişiden ailenin diğer fertleri etkilenir. Bilinmesi gereken bir
başka konu ise depresyon bulaşıcı bir hastalık değildir. |
|
Depresyonda olan kişiler yoğun acı çektikleri için dikkat
edilmelidir;
1. Üzgün ve içe kapandıkları için çevrelerinde olan bitene doğru
dikkat edemez. Dalgın ve unutkan oldukları için hem kendileri
kaza yapabilir hem kazalara neden olabilirler hem de evde tüp
yada ocağı açık bırakarak tehlikelere neden olabilirler.
2.
Depresyon içinde olan kişilerde intihar riski yüksektir. Bu
insanlar kendilerini başarısız, umutsuz, suçlu hissettikleri için intihar yolunu seçebilirler.
3. Depresyonda olan kişiler içinde
bulundukları mutsuzluğu, umutsuzluğu çevrelerine yansıtarak
ilişkilerini de olumsuz yönde etkiler.
|
|