Nisan Tatil - Uludağ’da Kayak Bir Tutkudur |
|
|
Kış gelip de kar yağmaya başlayınca farklı dünyalara gideriz.
Lapa lapa yağan kar her tarafı beyaza bürüyüp tüm çirkinlikleri
kapatmaya başlayınca tatlı bir telaş başlar çoğumuzda. Uludağ’a
çıkıp tüm ihtişamıyla Bursa’yı teleferikten izlemek yada Kartal
kayada Kayak keyfi ayrı bir haz verir insana. Bu sayımızda Nisan
okuyucuları için dünyada ve Türkiye de kayağın tarihçesini
araştırdık. |
|
|
Dünyada Kayak Tarihçesi Kayak sporunun ilk çıkış şekli insanların
karda batmamak için çeşitli ağaçlardan çeşitli
şekilde parçalar yapmışlardır.Kayak Sporunun Tarihçesi 5000 yıl
öncesine ait ilk kayaklar, dişbudak, betula ve çam ağaçlarından
yapılmış olup,bunların kayganlığını artırmak için çam ağacından yapılanların
tabanları katranla, betuladan yapılan kayaklarda deriyle
kaplanmıştır. Kayak sporunun ilk ortaya çıktığı ve kullanıldığı
bölgeler; Sibirya, Moğolistan ve Altaylar’ dır. Daha sonra, Kuzey
Amerika, Balkanlar, Anadolu ve Kuzeybatı yönünde İskandinavya ile
İzlanda’ ya doğru yayılmıştı.
|
|
Zaman içinde gelişerek bir spor
aracı olarak benimsenmesi sonucunda, 1866’ da Cristina’ da ilk
kez kayak yarışmaları düzenlenmiş, bu karşılaşmaya gösterilen
büyük ilgi üzerine, 1879’da Oslo’da daha büyük bir organizasyon
gerçekleştirilerek kayakla atlama yarışmaları yapılmıştır.
Dünyadaki ilk kayak kulübü 1877’de, Fridtjof Nansen’in
girişimleriyle Norveç’te “Ski Club de Cristina” adıyla kurulmuş,
bunu 1890’da Almanya, 1894’te Avusturya, 1901’ de Fransa ve 1903’
te İngiltere’de kurulan kayak kulüpleri izlemiştir.
1924’ te
merkezi Bern’de olan Uluslararası Kayak Federasyonu (Federation
International de Ski)
FIS’in kurulmasıyla birlikte kayak, aynı yıl kış olimpiyatları
programına dahil edilmiştir. |
FIS’ in ilk kez 1925’te düzenlediği
“Alp Disiplini” ile 1931’de düzenlediği “Alp Disiplini” yarışları
günümüzde her dört yılda bir, ayrı yerlerde ve birbirinden
bağımsız olarak yapılmaktadır. |
|
|
Türkiye’ de Kayak Tarihçesi
Kayıtlara göre eski Türklerde “Çana” olarak bilinen kayak
M.Ö.4000 yıllarında Baykal Gölü çevresinde, karda yürüme aracı
olarak kullanılmıştır. Göçlerle İskandinav ülkelerine ulaşan
kayak, Avrupa’da XVIII. Yüzyıldan sonra yaygınlaşmaya
başlamıştır. Yurdumuzda ilk kez 1914 yılında, Haliç’te bir
marangoz atölyesinde yapılan çok sayıda kayak hayvan sırtında
Erzurum’ a taşınmış ve Kafkas cephesinde kayakçı er yetiştirmek
üzere Erzurum’ da açılan |
|
kurslarda 30 kayakçı yetiştirilmiştir.1
Ocak 1933 yılında Galatasaray Lisesi’ nden bir grup öğretmen ilk
kez Uludağ’ da kayak yaparak bu sporun Türkiye’ de öncülüğünü
yapmışlardır.
Türkiye Kaya k Federasyonu aslında 1935 yılında
kayak federasyonu olarak değil de, “Dağcılık ve Binicilik
Federasyonu” olarak kuruldu. Türkiye’ de uluslararası kurallara
uygun ilk kayak yarışması 1944’te Asım Kurt’ un çabalarıyla
gerçekleştirildi. |
|
|
|
Türkiye’de Kayak Turizmi
Türkiye turizm
alanındaki atakları, iklimi ve coğra? yapısı ile güçlü
bir potansiyele sahiptir. Ülke genelinde bulunan onlarca kayak
merkezine binlerce yerli ve yabancı turistin geldiği Türkiye çok
önemli kış turizmi merkezi haline gelmiştir. Bilhassa, Rus ve
Avrupalı turistler kış turizmi için Türkiye’yi tercih etmekte,
özellikle Rus turistler Erzurum Palandöken ve Bursa Uludağ’a
gelmektedirler. Türkiye kış turizmi için turist çeken ülkeler
arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Bu arada, kış turizmi için
çok önemli bir potansiyele |
sahip olan Karadeniz Bölgesi’nde de 4
mevsim 12 ay turizm hede?enmektedir. Türkiye`de irili ufaklı
yaklaşık 20`ye yakın kayak merkezi olmakla beraber, tesislere
ulaşımın kolaylığı, pistlerin kalitesi ve uygunluğu ba-
kımından en elverişli kayak merkezleri yan tarafta sıralanmıştır.
Bu kayak merkezlerinde yer alan konaklama tesislerinde, toplam 8
bin adet yatak kapasitesi bulunurken, Kültür ve Turizm
Bakanlığınca, kayak merkezlerindeki yatak kapasitesinin, 42 bin
700’e çıkarılmasının hede?endiği belirtilmektedir. Kayak
merkezlerine ulaşım gerek özel araçlarla gerekse özel tur
şirketlerinin düzenlediği turlarla sağlanabilir. Kayak
merkezlerindeki hava ve yol şartları göz önüne alındığında, özel
araçlarda zincir bulundurulması önem taşımaktadır.
Kayak
merkezlerine gidiş günübirlik veya birkaç günlük olabilir. Her
kayak merkezinde; özel işletmelere ait oteller bulunmakla
beraber, bazı merkezlerde de bazı k kamu kuruluşlarına ait
konaklama t tesisleri de yer almaktadır. Diğer bir seçenek ise;
İzmit, Kayseri gibi şehir m merkezlerine yakın kayak bölgeler
rinde, geceyi şehir merkezinde geç çirmek şeklinde olabilir.
Günübirlik gidilecek kayak merk kezlerine erken gitmek gezinin en
ö önemli noktalarından biridir. Kay yak merkezlerindeki pistler
sabah 0 0800–0900 gibi hizmete açılmakta, a akşam 1600–1700
sularında da pistler kapanmaktadır.
Kayak merkezlerinde bulunan p
pistler ve pistler üzerindeki telefer rik ve telesiyejler mevcut
oteller tar rafından işletilmektedir. Her otelin k kendine ait
pistleri bulunmaktadır. Bu pistlerden faydalanmak için her o otel
tarafından günlük bir ücret talep edilmektedir. |
|
|
|